Günümüzde baş döndüren hızla ilerleyen teknolojilerin uygulamalarına
uyum sağlamak sadece yetişkin ve yaşlıları değil, gençleri bile şaşkınlığa
uğratmaktadır. Bu dönüşüm ve gelişim, içinde bulunduğumuz yüzyılın
teknik ve teknolojik imkânlarının sunduğu yeni araçlarla yaşamanı
bambaşka bir hale dönüştürmektedir. Özellikle sosyal hayatımızı göreceli
olarak zenginleştiren ve fiziksel bir mekâna ihtiyaç duyulmadan meydana
gelen etkileşimlere bir yenisi daha eklendi: Metaverse. Tüm zamanların
vazgeçilmez etkileşim biçimi olan sosyalleşmenin fiziki mekândan
bağımsız gerçeklemeye başladığı 21. yüzyılın, bu bağlamda yeni
gelişmelere gebe olduğunu bilinmekteydi. Fakat sanal dünya ile aralanan
kapı, üç boyutlu gerçekliği artırılmış kurgusal çevrimiçi ortamların ortaya
çıkmasıyla yeni bir boyut kazanmıştır. Bu araştırma, yaşamı kolaylaştırma
amacıyla gelişen bu öncü teknolojilerin, sosyal hayatta yansımalarını ve
kaygı düzeylerini analiz etmeyi amaçlamaktadır. Bu amaçla farklı
demografik özelliklere sahip 15 kişi ile görüşmeler gerçekleştirilmiştir.
Elde edilen veriler kategori kod ve temalara ayrılarak çözümlenmiştir.
Çözümle sonucunda teknolojik gelişme, bilişim ağının kullanım yaygınlığı,
uzaktan erişim, ağların gelişimi, kurgusal evren, sanal ekonomi, sanal kaygı başlıkları altında 7 tema oluşturulmuştur. Yapılan görüşmelerde
bilinmezliğin neden olduğu kaygı, sosyolojik düzeyde tartışılmış ve çeşitli
önerilerde bulunulmuştur.
Nowadays, adapting to new applications of rapidly advancing
technologies surprises not only adults and elderly people, but even young
people. This transformation and development transforms your life into a
completely different one with the new tools offered by the technical and
technological possibilities of the century we live in. A new one has been
added to the interactions that relatively enrich our social life and occur
without the need for a physical location: metaverse. It was known that
the 21st century, where socialization, an indispensable form of interaction
of all times, began to occur independently of physical space, was
pregnant with new developments in this context. However, the door
opened to the virtual world has gained a new dimension with the
emergence of fictional online environments with augmented threedimensional
reality. This research aims to analyze the reflections and
anxiety levels of these pioneering technologies, which have developed to
make life easier, in social life. For this purpose, interviews were held with
15 people with different demographic characteristics. The data obtained
was analyzed by dividing into categories, codes and themes. In the
interviews, the anxiety caused by the unknown was discussed at a
sociological level and various suggestions were made.