Ev kadınlarının serbest zaman yoksunluğunun incelenmesi: Düzce örneği

Abstract

Günümüzde kadınların ücretli çalışma olarak belirttiğimiz işgücü piyasasında çalışma oranları oldukça düşüktür. Toplumda kadınların çoğunluğu ev içi ücretsiz çalışma alanlarında çoklu görev üstlendikleri görülmektedir. Bu görevlerin belli bir mesai gerektirmeyen ve kendine özgü rutinlerle belirlendiği, yapılmasının kadın tarafından zorunlu olarak görüldüğü bir algı yaratmıştır. Bu rutin ve zorunluluklar kadınların serbest zaman planlamalarını kısıtlayıcı bir etki yaratmakla birlikte, serbest zamanı bir kaçış ya da dinlenme olarak görmelerine neden olmakta ve serbest zaman yoksunluğu yaratmaktadır. Yaptığımız derinlemesine araştırmada, kırsal ve kentsel ayrımın yanında çeşitli değişkenler gözetilerek kadınların serbest zamanı nasıl anlamlandırmaya çalıştıkları ve serbest zaman kısıtlamaları ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma sonucunda serbest zamanları olduğunu düşünen kadınların bile serbest zaman yoksunluğu yaşadığı tespit edilmiştir.

Today, the rate of women working in the labor market, which we define as paid work, is very low. It is seen that most women in society multitask in unpaid work areas at home. That generates a perception that these tasks do not require some overtime and are determined by their own routines and that the woman sees their performance as mandatory. While these routines and obligations have a restrictive effect on women’s leisure time planning, they cause them to see leisure time as an escape or rest, which in turn, creates leisure time deprivation. In-depth research aimed to reveal how women try to make sense of leisure time and restrictions at that time by considering various variables and rural and urban distinctions. As a result of the study, it was found that even women who think they have leisure time experience a lack of leisure time.