Kökleri kadim medeniyetlere dayandırılan Arap belâgat ilmi; Câhiliyye, İslam’ın ilk dönemleri
ve Emevî Devleti süresince şiir ve hitâbet gibi doğal mecralarla toplum nezdinde varlığını
sürdürmüştür. Abbâsî Devleti’nin kuruluşuyla Arap belâgat ilmi de farklı medeniyetlerin et kileşimleri sonucunda değişik kaynaklardan beslenmek üzere gelişmeye devam etmiştir.
İslâm ve Arap devletlerinin sınırları genişlemesiyle beraber farklı coğrafya ve medeniyetlere
göre Arap belâgat ilminde değişik akımlar ortaya çıkmıştır. Hicri yedinci yüzyıla gelindiğinde
belâgat ilmi, Sekkâkî’nin dil ilimlerini ihtiva eden Miftâhu’l-‘ulûm isimli eseriyle; meânî,
beyân ve bedî‘ olmak üzere üç değişik ilme ayrılarak, oluşum sürecini tamamlamıştır.
Sekkâkî’ye kadar dikey bir şekilde yükselişini sürdüren belâgat ilmî, Sekkâkî’nin bu eseriyle
yükselişini tamamlamış olup yatay olarak gelişimini devam ettirmiştir. Bu süreçte Ferrâ’dan
(ö. 207/822) Me‘ânicî’ye (ö. 990/1582) kadar Arap edebî tenkit ve belâgat alanlarında yetkin
âlimler tarafından çok sayıda eser, şerh, telhîs ve haşiyeler kaleme alınmıştır. Bu bağlamda
bu âlimler, belâgat ilminin oluşum, yükseliş ve genişleme süreçlerinde etkin bir şekilde rol
oynamışlardır. Bu çerçevede belâgat alanında zengin bir literatür ortaya çıkmıştır. Bu müna sebetle alanda oluşturulan söz konusu literatür, tarafımızca incelenmek üzere çalışmanın ko nusu yapılmıştır. Çalışmaya başlamadan önce, giriş kısmında ülkemizde yapılmış benzer ça lışmalara değinmek üzere çalışmanın ayrıt edici özellikleri açıklanmıştır. Ayrıca belâgat söz cüğünün lügavî ve istilâhî tanımları da yapılmıştır. Belâgat alanında kaleme alınan eserler
tanıtılırken, yazarları hakkında da gerekli ve önemli bilgiler aktarılmaya çalışılmıştır. Böylece
Arap belâgat ilminde literatür taraması yapmak isteyenler için bir rehber mahiyetinde olması
hedeflenmiştir. Çalışmamızın konusu olan Arap belâgat literatürü; Kur’ân Etrafında Yapılan
Çalışmalar, Dil ve Edebî Alanında Yapılan Çalışmalar, Edebî Tenkit Alanında Yapılan Çalışma lar, Doğrudan Belâgat Alanında Yapılan Çalışmalar ve Diğer Çalışmalar olmak üzere beş ayrı
kategoride incelenmiştir. Literatür incelemesinden sonra, konunun özetlenerek sonuç kıs mına yazılmasıyla çalışma bitirilmiştir.
The science of Arabic eloquence, which dates back to ancient civilizations, maintained its
existence in front on the society with natural channels such as poetry and eloquence areas
during the Jahiliyya and early periods of Islam and the Umayyad state. With the establish ment of the Abbasid state, as well the Arabic eloquence keepin to evolving as feeding from
different sources due to the interactions of different civilizations. With the expansion of the
borders of the Islamic and Arab states, different schols have emerged in Arabic rhetoric ac cording to different geographies and civilizations. By the seventh century of Hijri, the science
of eloquence was divided into three different sciences, namely meânî, beyân and bedî, with
Sekkakî's work called Miftâhu'l-'ulûm, which includes linguistics. so the science of elequence
was completed its formation process. The science of eloquence, which continued to rise ver tically until Sekkaki, completed its rise with this work of Sekkaki and continued its develop ment horizontally. From Ferrâ (d. 207/822) to Me'ânicî (d. 990/1582) in this process a lot of
works, interpretations, footnotes and summaries were written by competent scholars in the
fields of Arabic literary criticism and rhetoric. In this context, these scholars played an active
role in the formation, rise and expansion processes of the science of eloquence. In this way,
a rich literature has arise in the field of eloquence. For this reason, the aforementioned lite rature, which was created in the field, was made the subject of this study to be examined.
Before starting the study, similar studies conducted in our country were mentioned in the
introduction and the distinctive features of this study were also pointed out. In addition, the
dictionary and term definitions of the word belagah are explained. While the works written
in the field of eloquence were introduced, necessary and important information about their
authors was tried to be conveyed. Thus, it is aimed that this study will be a guide for those
who want to search the Arab eloquence literature. The Arab eloguence literature which is the
subject of our study were examined in five different categories as Studies done around the
Qur'an, studies in the field of language and literature, studies in the field of literary criticism,
studies directdone in the field of eloquence and other studies.