Dînen Kıyem mefhumu, İslâm’ın ontolojik yapısını ortaya koyan çok boyutlu bir kavramdır. Kur’an’da dînen kıyemen vurgusu, İslâm’ın delil ve hüccetle desteklenen, dengeli, ilkeli, uyumlu ve dosdoğru bir din olduğunu göstermektedir. Dünya ve ahiret saadetini sunan
İslâm, hem özünde ilkeli bir dindir hem de namaz, zekât gibi yaşamsal alanda ilkeler üzerine
bina edilmiştir. Bu ilkelerin de kendi için rükün ve şartları vardır. Devamlılık ve düzen bu
ilkelerin ayrılmaz parçasıdır. İslâm, ilkeli ve ilke temelli bir din olduğundan onda içtimai, iktisadi, siyasi, hukuki, kültürel ve bireysel alanların hiçbirinde keyfî hareket etme yoktur. Yaşadığımız çağda insan, yeni ilimlerde ve teknolojide çok yönlü ilerleme kaydetmiştir. Ancak
tüm bu ilerlemelerin yanında ilkeler ve değerler boyutunda da gerilemiştir. İnsanoğlunun
ürettiği nükleer ve kimyasal silahlar yerküreyi bir anda yaşanmaz hâle getirebilmektedir. Bu
ilkesiz ve ölçüsüz ilerleyiş karşısında insan hayatı, değersiz konuma düşebilmektedir. Ma’mur
ve yaşanır bir dünya ancak ilkeli yaşamla sağlanabilir. Bu çalışmayla bu ilkeli yaşamın; sağduyulu, insaflı ve uyumlu bir toplum modelini oluşturan İslâm’ın sağladığı ve sağlayacağını
ortaya koyma hedeflenmiştir.
The notion of “kıyemen religion” (a religion that is straightforward, stable, continu ous, always preserving its existence, reality, and effectiveness) is a multidimensional concept
that reveals the anthological structure of Islam. The emphasis on “kıyemen religion” in the
Qur’an shows that Islam is a balanced, principled, harmonious and straightforward religion
supported by evidence and hujjat (paper, witness). Offering the happiness of the world and
the hereafter, Islam is both a principled religion and built on vital principles such as salaah
(prayer) and zakah (obligatory alms). These principles also have conditions and elements for
them. Continuity and order are an integral part of these principles. Since Islam is a principled
and principle-based religion, there is no arbitrary action in any of the social, economic, po litical, legal, cultural, and individual fields. In the age we live in, human beings have made
multifaceted progress in new sciences and technology. However, in addition to all these ad vances, it also declined in terms of principles and values. Nuclear and chemical weapons pro duced by human beings can instantly make the earth uninhabitable. In the face of this un principled and disproportionate progress, human life may fall into a worthless position. A
prosperous and livable world can only be achieved through principled life. It is aimed with
this work to put forward what Islam provides and will provide, which creates a common
sense, fair and harmonious society model of this principled life.