Batı dünyası dışında gelişmekte olan ülkelerde din ve doğurganlık
arasındaki ilişki üzerine araştırma yetersizliği bulunmaktadır. Bu nedenle,
bu çalışmanın temel amacı, Türkiye'deki dini faktörler ile kadının
doğurganlığı arasındaki ilişkiyi incelemektir. Dini perspektiflerin
rehberliğinde ve Türkiye Demografik ve Sağlık Araştırması'ndan (TDHS) (N
= 7.219) alınan veriler kullanılarak bu ilişkiyi belirlemek için çeşitli
hipotezler geliştirilmiş ve test edilmiştir. Çalışmada temel İki doğurganlık
göstergesi kullanılmıştır: çocuk sayısı ve çocuk sayısı artı mevcut
hamilelik. Regresyon modellerinden elde edilen sonuçlar, düzenli olarak
namaz kılmak, oruç tutmak ve başörtüsü takmak gibi üç dini belirleyicinin,
kadınların doğurganlığıyla anlamlı ve olumlu bir şekilde ilişkili olduğunu
gösterirken Kuran kursuna katılma ise kadınların doğurganlığı üzerinde
negatif bir etki göstermiştir. Çalışmanın bulguları Türkiye'nin sosyal ve
kültürel bağlamında tartışılmıştır.
There is a scarcity of research on the association between religion and
fertility outside of the Western world. Therefore, the main purpose of the
present study is to examine the relationship between religious dimensions
and women’s fertility in Turkey. Guided by religious perspectives and by
using data from the 2013 Turkey Demographic and Health Survey (TDHS)
(N = 7,219) several hypotheses were developed and tested to determine
this relationship. Two indicators of fertility were used: number of children
and number of children plus current pregnancy. Results from regression
models indicated that three religious determinants including performing
namaz, fasting, and wearing a headscarf were significantly and positively
associated with women’s fertility while attending the Quran course was
negatively linked to women’s fertility. The findings of the study were
discussed in the social and cultural context of Turkey.